Fütüvvet nedir?

Fetâ olanların, ölüm ve fakirlikten dolayı mal ve mülkünü yitirme korkusu olan cimrilikten uzak, Allah yolunda kazandıkları Allah’ın kendilerine verdiklerinden Allah yolunda harcamalarının ibadet hizmetine fütüvvet denir. Fütüvvet üzeri hizmette olanlar Hakk’a yakin olma makamlarının fetihçileridirler. Hizmeti olan Hakk iledir, Hakk’a hizmeti sonucunda yakinlik bulur. Hakk’a hizmeti olmayan ise Hakk’tan yana gafildir.

Fütüvvet ehli yolda kalmışlara, açlara, ilme talip cahillere, mümin kullara vb ilimleri, malları ve canları ile cömerlikte hürmetkar ve hizmetkar ayrıca af edici ve gönül genişliklerinde kucaklayıcı olmaları ile fütüvvet mertebesinde bulunurlar.

Fütüvvet ehli hizmet ve gönül ehlidir. Lakin fütüvvet ehli gönül kırmadan, horlamadan, alay etmeden, sol eli ile verdiğini sağ eli, sağ eliyle verdiğini sol eli görmeden, yaptığı hayrı hayır yaptığı kişinin başına kakmadan hizmet ehlidir. Kendi nefisleri için değil Hakk için hizmet ederler.

Böylesi hizmetin karşılığında kişilerin Hakk’tan bir talebi varsa, maneviyatlarını taleplerine karşı satmış olurlar. Hakk için yapılan Hakk’a aittir. Karşılığında da bir beklentide bulunulmamalıdır.

Seyr-ü seferde yaşanan hâller sıfat, esma ve ayet tecellisinin tevhid seyiridirler.

Mesela;

Firaset: alim, basar, semi, rakıb, vb

Fütüvvet: cömert, cevad, nasir, nasır, malik-ül mülk, vb

Feta: fettah, kahir, azim, vb

Telvin: kabz, bast, şe’n, vb

Temkim: sabr, azam, azim, kebir, vb

Mürşid: hüda, hadi, mübin, vb

Mürşid-i kâmil: hüda, hadi, rabb, mürebbi, mevla, vb

Miraç: zül celal-i vel ikram, nur rahim, vb

Tövbe: Afivv, rahim, mevla, gafur, gaffar, vb

Hamd: hamid, mecid, vb

Vicdan: hak, adl, vb

Konumuz adına bu kadar örneğin yeterli olduğu kanaatindeyim.

Özümüzde ve kaderimizde Hakk’a vuslat gayretimiz ve niyetimiz varsa eğer, tasavvuf yoluna giriş ya dünyalık korkularımız sebebiyle himmet için gittiğimiz bir mürşidin merhamet nazarıyla ya ilahi aşka tutulduğumuzdan Hakk’ı aramamız sebebiyle ya da nedenselliğimizi sorgulamamızın bilgilerinde cevapsız kalmanın acziyeti sebebiyle gerçekleşir.

Aslında Hakk murad ederse bir kulunu, kendisine erenler yani lütuf ve nimete erenler yolu olan tasavvufla bir şekilde şereflendirir. Kulunu murad eden Hakk için bahane çoktur.

Tasavvuf yoluna girmemize sebep olan en büyük bahanelerden biri duadır. Duası makbul olan bir kulun duası vesilesiyle veya kulun Hakk’ı ve yaratıştaki nedenselliğin “ne içinliğini” anlamak adına aşk ile yaptığı bir dua kulu erenler yoluna götürür.

Tasavvuf Sohbetlerimizi ücretsiz dinlemek için buraya tıklayabilirsiniz.

Fütüvvet ne demek? Paylaşın:

Sözlük

Bid’at

Sonradan icad edilen adetlere bid’at denir. Dinde ise Kur’an ve sünnete aykırı farz gibi gösterilen nafile ibadetlerin önerilmesi değil, dikte edilmesine ve din...

Sözlük

Fetâ

Genç ve delikanlı anlamlarında da kullanılan fetâ, tasavvufta mücadeleci ve mücahedeci olan, Hakk için yarışarak, Hakk için nefsinin heva, zan ve kötü huylarını...

Sözlük

Yerde Adem – Gökte Adem

İnsan Hakk tarafı olan ruh ve nur ile göklerde, beden tarafı ile de küre-i arzdadır. İnsan göklere ve yerlere cem’ olmuş hâli üzeri Hakk’a, Hakk’ın nur tecellis...

Sözlük

Zi’n Nureyn

Burada hususen sıddikiyet ve velayetin farklı hâlleri üzeri cem’ edildiği zi’n nureyn mertebesine deyineceğim. Can ve mallarını Hakk’a hizmet için Hakk’a muhab...

Sözlük

Derviş

Terk-i dünya, terk-i ukba ile her türlü menfaat düzeyinde beklentiden uzak yalnız Hakk için hizmet eden zahid kişiye derviş denir. Dervişlik mücadele ve mücahed...

Sözlük

İnat

Hak, hakikat bilgisine ve Hakk’ın hususi iradesine direnmek ve kabul etmemek inattır. Bu durum (yani inat) Azamet-i Kibriya’ya dokunan bir masiva durumudur ki k...

Sözlük

Mükâşefe

Kul muhâdarada bulunuşu sonucunda iradi olarak tefekkürde bulunur ise, “kulum düşündüğünde mânasını veren Ben olurum” hadis-i kutsisinin hükmü gereği ilhamatlar...

Sözlük

Dem

Dem, her hangi bir durum üzeri bulunmaya, vakit geçirmeye, uğraşta olunmaya ve karşılıklı ilişki sonucu olay ve olguların tekamülünde değişimde olmaya dem denir...

Sözlük

Güzel Ahlak

İnsanın, fıtratının gayesi doğrultusunda kendisi Hakk’ın ahlakı ile örtüştüren, Hakk’a vuslatına sebep veren hüsn-ü zann, sa’y ve fakrda takva üzeri tavırlarda ...

Sözlük

Makam-ı Mahmud

Mahmud, methedilmiş, övülen anlamına gelir. Makam-ı Mahmud ise Muhammediyetin akibeti olarak, Ahmediyete terfi edişidir. Ahmediyet, Şahs-ı Ahad’ın hakikati ile...

Sözlük'de arayın:
Bu web sitesi İstanbul Tevhid Okulu tarafından kurulmuştur.